Eşyalar gibi, mekânlarla da kurulan, belki problemli olarak da niteleyebileceğimiz, romantik bir bağ var. Mesela çocukluğunuzun geçtiği sokaklar –hala oradaysa- sizi ruhen içine çekip götürebiliyor. Anlamsız gibi gözükse de içerisinde kendisini var ettiği, güzel-kötü anılar biriktirdiği bir kampüse, okul binasına ya da mahalleye bir şekilde adım atmakta bile zorlanabiliyor insan. Bir taraftan mekânların terk edilmişliği/yok edilişi de var. Mesela bugün YKM binasının girişine bakınca, başınızı Ulus’ta stadyum tarafındaki boşluğa çevirince ya da Beyoğlu’nda ilk Radiohead albümünüzü edindiğiniz müzik dükkânını arayıp da bulamadığınızda hissettiğiniz duygudan bahsediyoruz.
Akay yokuşunda Bakanlıklar’a doğru inerken bir saniyelik de olsa bizi bu bağlamda duraklatan bir yer var. Orası Saklıkent. Aklımıza Saklıfest geliyor başta. 2006-2009 arasında, Türkçe rock müzik yapan en önemli grupların hepsi sahne alıyor Saklıkent’te. Festivalin günlük line-up’larında mor ve ötesi, Sakin, Gren gibi hoş kombinasyonlara da rastlamak mümkün. Yerli sahnenin ötesinde, birçok farklı tarzdan yabancı isimlerin de yolu geçmiş Bakanlıklar’dan. The Rasmus, Blind Guardian, Anathema, New Model Army, Orphaned Land, deUS, Pain of Salvation, Therion, Infected Mushroom gibi.
Esat Caddesi’ne kadar uzayan bir sıra, henüz içeriye girmeden sarhoş olmuş ve sendeleyen insanlar, kapı önünde şarkı söyleyenler, bilet bulmaya çalışanlar, gergin güvenlikler ve benzer birçok şey canlanıyor gözümüzde. Ama aslında silik bir tabeladan ibaret her şey...
Kaynak: garaj.org
Comentarios