Placebo İstanbul konseri öncesinde, grup tarafından sahneye yansıtılan bir mesajla seyircilerden görüntü kaydı yapmamaları rica edildi. Konser başladı ve yaklaşık üç şarkı sonrasında Brian Molko, çok sert bir üslupla video ve fotoğraf çeken seyircileri uyardı. Sinirlendiğini ve sinirlenince konseri umursamayacağını dile getirdi.
Kültür endüstrisinin geldiği bugünkü noktada, seyirciden anda kalmasını istemek naif ve bir o kadar anlamlı olmakla birlikte maalesef uygulanabilir gözükmüyor. Molko'nun uyarısının ardından bir süre ara verilse de seyirciler kayıt almayı sürdürdüler. Konser sonrasındaki değerlendirmeler de hep bu konu üzerineydi.
Bu olay özelinde iki farklı yöne ayrılmak mümkün. Birincisi, hizmet alıcısı sıfatıyla ve konserde video çekmenin basit/genel bir eylem olmasının arkasında durarak grubun tavrını yanlış bulmak. Video/fotoğraf çekmeyi sürdürmek. İkincisi ise dinleyici sıfatıyla, işini gerçekten ciddiye alan ve bunu hissettiren bir ekibin talebine uyum göstermek.
Bu iki yol arasındaki temel ayrım, büyük ya da küçük çapta olması fark etmeksizin, gösteri dünyasında hizmet ilişkisi odağında bir karşılık aramaktan kaynaklanıyor bizce. Sahneden bizi eğlendirmesini beklemek ya da istediğimiz duyguyu istediğimiz anda oradan çekip alma isteği, sanki bazı sınırları aşıyor. Bu, sanatçıların eleştiriden muaf bir konumda durduğu anlamına da gelmiyor. Elbette hiçbir seyirci kötü bir teknik ekipmanla başarısız bir performans izlemeyi hak etmiyor. Hangi dengede, nasıl buluşulacağı ise ucu açık ve hararetli bir tartışma konusu.
📸: Mads Perch
Comments